kapanmak [sıfat] - Nedir?

  1. Kapalı duruma gelmek
    • "(Son basamağı aştığım zaman, babanın kapısı hızla yüzüme kapandı.)" (Y. Z. Ortaç)
  2. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Dışarı ile ilişiğini kesmek
    • "(Rahatça çalışmak istediğim zamanlar buraya kapanırım ve kimse girmesin diye bazen içeriden de kapıyı kilitlerim.)" (Y. K. Karaosmanoğlu)
  3. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek
    • "(Manzumem çıkmadı ve Rübap kapandı.)" (Y. Z. Ortaç)
  4. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Son verilmek, kesilmek
    • "(Arif sustu. Hacı Bey de üstelemedi. Söz de burada kapanmış oldu.)" (M. Ş. Esendal)
  5. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek
    • "(Secdeye hamt için değil, güya utandıklarından kapandılar.)" (R. E. Ünaydın)
  6. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Tatile girmek.
  7. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Yara iyileşmek.
  8. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Göz kör olmak.
  9. [(-e durum ekiyle kullanılan fiil)] Hava bulutlanmak.



kapanmak - Eş Anlamlısı  :